Tapu iptal ve tescil davası; usulsüz şekilde devri yapılan tapunun, iptali sağlanarak hukuka uygun şekilde devrinin ve tescilinin sağlanmasıdır. TMK 1024 sebebe bağlılık ilkesi gereğince; ”Bağlayıcı olmayan bir hukuki işleme dayanan veya hukuki sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.” [1] Bu sebeple hileli bir işlemle yapılan tapu devrinde hukuki yararı bulunan kişiler dava yoluyla işlemin iptalini isteyebilirler. Bu davalar kesinleşmeden icra edilemez.
Hangi Nedenlerden Dolayı Bu Davayı Açabiliriz?
- Muris muvazaası nedeniyle (Yazımızda bu konu başlığı incelenecektir.)
- Vekalet görevinin kötüye kullanılması
- Hukuki ehliyetsizlik nedeniyle
- Aile konutu nedeniyle
- Kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik nedeniyle
- İmar uygulamasından kaynaklanması nedeniyle tapu iptal ve tescil davası açılabilir.
Muris Muvazaası Nedeniyle Tapu İptal ve Tescil Davası
Mirastan mal kaçırma; murisin, mirasçıların hakkını gözetmeden üçüncü kişilere mal kaçırma amacıyla hileli bir şekilde taşınmazı devretmesidir. Mirasçılar bu davayı açmadan tenkis davası açması ya da iki davayı birlikte açması gerekir. Çünkü muris, mirasçıların miras hakkını ihlal etmiyorsa bu davayı açmada hukuki yarar yoktur.
Görevli ve Yetkili Mahkeme
Tapu iptal ve tescil davasında görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Yetkili asliye hukuk mahkemesi ise taşınmazın bulunduğu yerdeki asliye hukuk mahkemesidir. Kesin yetki kuralı olup taraflar, aralarında yetki sözleşmesi yapamaz.
Dava Aşamasında Ne Gibi Durumları Gözetilir?
- Murisin tüm mirası incelenir. (Tapu kayıtları vs.)
- Tapuyu devralan 3. kişinin, bu tapuyu alma gücü (maddi durumu) araştırılır.
- Tapu satış bedeli ile taşınmazın o zamanki rayiç bedeli araştırılır. (Bilirkişi Raporu ile tespit edilir.)
- Muris ile taşınmazı devralan 3. kişi arasındaki ilişki incelenir
- Tanıklar dinlenir.
Konu ile ilgili Yargıtay 1. Hukuk Dairesi, Esas: 2013/13138, Karar: 2013/12593 numaralı ilamında;
‘‘… uyuşmazlıkların adil bir çözüme kavuşması, miras bırakanın asıl iradesinin duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Yörenin gelenek ve görenekleri, olayların olağan akışı, miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalının alış gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
Somut olayda ise; yukarıda açıklanan olgular ile tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde, miras bırakanın mal satmaya ihtiyacının olmadığı açıktır. Tapuda satış biçiminde gösterilen temlik karşılığında davalının bedel ödemediğini tanıkların beyan ettikleri, murisin diğer kızına yaptığı temliklerin mal kaçırma kastı taşıdığından iptaline ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararının bu dava bakımından da güçlü delil niteliğinde olduğu gözetildiğinde, miras bırakanın asıl irade ve amacının satış olmayıp, mal kaçırma kastıyla davaya konu edilen temliki yaptığı anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca; davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir…’’
Tüm bu durumlar incelendiğinde murisin, tapuyu hile ile devrettiği anlaşılırsa tapu iptal edilir ve mirasçıları arasında tescil edilir. Bu gibi durumlarda problemlerinizi çözüme kavuşturmak için KREATİF HUKUK uzman ekibine danışabilirsiniz.
[1] https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.5.4721.pdf
Bizle iletişime geçmek için: https://kreatifhukuk.com/iletisim/
instagram hesabımızı ziyaret etmek için: https://www.instagram.com/kreatiflawoffice/
Twitter hesabımızı ziyaret etmek için: https://twitter.com/kreatiflaw
Linkedİn hesabımızı ziyaret etmek için: https://tr.linkedin.com/in/kreatif-law-office-a64a31214